Menopozlu kadınları umutlandıran kök hücre nakli

KAYSERİ’de, menopoza giren ev kadını 29 yaşındaki E.M.’nin, kök hücre nakli ile anne olma umudu doğdu.

KAYSERİ‘de, menopoza giren ev kadını 29 yaşındaki E.M.’nin, kök hücre nakli ile anne olma umudu doğdu. Nakli gerçekleştiren Doç. Dr. Gökalp Öner, “Bu hiç umudu kalmamış, tüp bebekte bile gebelik umudu sıfır olan, yumurta rezervi tamamen tükenmiş hastalar için yeni bir umut oldu” dedi.

Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Gökalp Öner, menopoza giren ev kadını E.M’ye kök hücre nakli yaptı. Hücre nakli ile E.M’nin anne olma umudu doğdu. Doç. Dr. Öner, Türkiye’de ilk defa menopoza girmiş hastaya kök hücre transferi yaptıklarını söyledi. Doç. Dr. Öner, hastanın kendi yağ dokusundan yağlarını alıp, bunu 2 saat süren bir işlemden geçirdikten sonra, kök hücrelerini kendi yumurtalarına anestezi altında ultrason eşliğinde enjekte ettiklerini kaydetti. Öner, “Bu, yurt dışında sayılı merkezlerde yapılan, yumurta rezervi azalmış, hatta menopoza girmiş hastalarda uygulanan başarılı bir yöntem. Biz bunu Türkiye’de ilk kez yapmanın gururunu yaşıyoruz. Hastamızın inşallah güzel haberlerini de alacağız. Gebelik haberini de inşallah buradan paylaşacağız. Bu hiç umudu kalmamış, tüp bebekte bile gebelik umudu sıfır olan, yumurta rezervi tamamen tükenmiş hastalar için yeni bir umut oldu. Bunu da Kayseri‘de yapmanın gururunu yaşıyoruz” şeklinde konuştu.Kök hücre nakli yaptıkları hastayı takibe aldıklarını kaydeden Öner, “Yumurtalarımızı elde edeceğiz. Sonrasında da tüp bebek işlemiyle embriyomuzu elde ettikten sonra inşallah gebelik haberini vereceğiz. 6 ay içinde hastamızı sürekli olarak takibe alacağız. Kök hücreler ortalama 2 ya da 3 ayın sonunda yumurta oluşmaya başlıyor. Bu yumurtaları biz topladıktan sonra tüp bebek yapacağız. Kök hücre için bir yaş sınırı var. Genelde 47 yaşından sonraki hasta grubunda biz yumurta bile elde etsek kaliteli bir embriyo elde etme imkanı yok. Onun için biz daha çok 47 yaşın altındaki gruba kök hücre uyguluyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: DHA