Evrim Kırmızıtaş Başaran: Ne Yaparsan Yap En İyisini Yap!

Mühendis olarak başladığı kariyerini tamamen farklı bir sektör de devam ettiren evli ve 3 çocuk annesi Evrim Kırmızıtaş Başaran ile Anneler Gününe özel olarak, çalışan anne olmak üzerine çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Afacan çocuk Ağahan, şirinliği ve ağırbaşlılığı ile Begümhan, zarifliği ve hanımefendiliği ile İlke fotoğraf çekimimiz ve röportajımız esnasında bizimle birliktelerdi. Çocuklarını hayatlarının hiçbir noktasında engel olarak görmeyen Evrim Hanım, anne olmanın güzelliklerini ve 3 çocuk annesi olarak çalışma hayatındaki aktifliğini Bosslife Dergi okurları için anlattı…

• Öncelikle sizi tanıyalım. Bize kendinizden ve yaptığınız işlerden bahseder misiniz?

İstanbul Teknik Üniversitesi, Jeofizik Mühendisliği Bölümü mezunuyum. Yıldız Holding, Netcad ve Hyundai’de üst düzey yönetici pozisyonlarında çalıştım. TSE’den ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi
ve İç Kalite Tetkik eğitimlerini tamamlayıp çalıştığım firmalarda aynı zamanda Kalite Yönetim Temsilcisi olarak da görev aldım.
İngiltere Cambridge University’de hızlandırılmış 3 haftalık dil kursunun ardından New York’ta 2 aylık sertifikalı özel dil eğitimi aldım. RE/MAX’e Golden (Kıbrıs) ofisinde başlayıp daha sonrasında dinamik bir ekibe sahip olan RE/MAX PİRAMİT ailesine katıldım. Lisanslı voleybolcuyum. Profesyonel olarak Kocaelispor ve Eczacıbaşı takımlarında oynadım. Spor hayatımın bir parçasıdır. Evli ve 3 çocuk annesiyim. İstanbul ve New York’ta faaliyet gösteren Başaranlar Yatırım Holding A.Ş’nin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevimi de sürdürmekteyim. RE/MAX PİRAMİT bünyesinde 9 yıldır bu işi yapıyorum. O günden bu güne 2 kere Türkiye Ciro Şampiyonluğu ve 1 kere de Dünya Ciro Şampiyonluğunu kazandım. Amerika Las Vegas’da ülkemi büyük bir gururla temsil ettim. İşime başladığımdan beri her sene ödül alıyorum çünkü işimi gerçekten severek yapıyorum.

• Kaç çocuğunuz var ve ilk kaç yaşında anne oldunuz?

26 Yaşımda ilk defa anne olmanın o eşsiz duygusunu yaşadım. 3 çocuğum var. İlke, Ağahan ve Begümhan. Ağahan 3buçuk yaşında, Begümhan 2buçuk yaşında, İlke 15 yaşında.

• Çalışan bir anne olarak, çocuklarınızı büyütürken ne gibi zorluklarla karşılaştınız? Çocuk yetiştirmenin keyifli ve zor yanları nelerdir?

Benim için çocukları büyütme evresinde en zorlayıcı dönem Ağahan ve Begümhan’ın arasında 1 yaş fark olması oldu diyebilirim. İkiz gibi oldular. Biri ağlarken diğerini uyandırdı gibi birçok zorluk yaşadım açıkçası birbirlerini hep etkilediler bazen olumlu bazen de olumsuz şekilde. Mesela kıskançlık çok fazla oldu ve hala oluyor. Ben dikkatli bir anne olarak, her ne kadar eşit dağılım yapmaya çalışsam da sevgiyi paylaşamadıklarında kıskançlıkları çok fazla oluyor. Ağahan’ı sizlerde görüyorsunuz şu an olduğu gibi her zaman çok fazla hareketli fazla dışa dönük bir çocuk. Begümhan ’da çok sosyal cana yakın ama Ağahan’a oranla biraz daha hanımefendi diyebiliriz Ağahan fazla afacan zapt etmesi çok zor bir çocuk Begümhan ona göre daha sakin geliyor belki bana. Bir yaş küçük olmasına rağmen Begümhan’da hakkını aramasını biliyor ve abisiyle yarışıyor ondan geri kalmamaya başladı diyebiliriz. İlke tam bir küçük anne artık. Çoğu zaman evi çekip çevirebiliyor, özellikle de benim iş seyahatlerim zamanında tam bir second mother oldu diyebilirim. Evde iki tane yardımcım var birisi Türk birisi Filipinli. İş hayatım devam ederken hiçbir şey dört dörtlük olmuyor ama elimden geldiğince çocuklarıma kaliteli zaman ayırmaya çalışıyorum. İlke ’ye gelecek olursak çok sosyal ve aktif bir kız. Tan Sağtürk Bale Okulu’na 6 senedir devam ediyor ve bu sene mezun olacak. Daha öncesinde Tan Sağtürk ile birlikte Paris ve Londra’da workshoplar yaptı. Fenerbahçe Spor Kulübü’nde lisanslı oyuncu, profesyonel olarak voleybol oynuyor. Yine profesyonel olarak piyano çalıyor ve yakın zamanda Royal Academy’nin sınavlarına girdi ve sonuçlarını bekliyoruz. Bu şekilde bilinçli bir şekilde yetmeye çalışıyorum çocuklarıma. İnsanlar bir tane çocuk yetiştirmek için zorlanırken ben 3çocuğa yetişmeye çalışıyorum artı olarak iş hayatında da başarılı olmaya çalışmak çok kolay olmuyor tabii ki ama ben yıllardır alıştım artık bu tempoya ve bir şekilde dengeleri kuruyorum.

• Her kadın sonunda annesine dönüşür ve git gide anneme benziyorum diye içten içe kendine itiraflarda bulunur derler.
Sizin içinde böyle bir durum söz konusu mu? Anneniz ile benzer yönleriniz, anne olduktan sonra arttı mı?

Annem çalışmayı çok seven bir kadın. Emekli öğretmen ve emekli olduktan sonra bile özel okullarda çalışmaya devam etti hatta şuan
61 yaşında halen çalışıyor. İşini çok severek yapan ve gerçekten işine aşık bir kadın. İşine aşık olması, evi dengelemesi ve iki kız çocuğu ile yorulmadan ilgilenmesi benzer özelliklerimizden diyebilirim. Biz iki kız kardeşiz, kız kardeşim ODTÜ’den mezun oda çok başarılı bir gıda mühendisi. Annem bana rol model oldu diyebilirim. Uzun soluklu olarak hem evlilik hayatını sürdürmek, hem başarılı iki kız çocuğu yetiştirmek hem de bunları hiç iş hayatına ara vermeden yapmak gerçekten büyük başarı ve ben bu noktada annemi rol model aldım. Annem için de çalışmak çok önemliydi. Ben de evlendikten sonra

iş hayatıma ara vermedim. İyi bir evlilik yapmama rağmen hamile kaldığım dönemde sadece doğum için Amerika’ya gittiğimde ara verdim ve dönünce tekrar işime devam ettim. Bendeki felsefe şudur; Ne yaparsan yap en iyisini yap!

• Başarılı bir iş kadını ve anne olarak günümüz annelerine tavsiyeleriniz nelerdir?

En başta, mutlaka üreten bir kadın olmalarını tavsiye ediyorum. Bir meslekleri varsa mutlaka çalışmalarını, eve katkıda bulunmalarını öneriyorum. Bir kadının çalışma hayatının olması, kadının kendini iyi hissetmesinin en önemli etkenidir. Gün içerisinde sürekli çocuklarla olmak da anneyi çok fazla bunaltabiliyor. Bu süreçte bir iş hayatının olması, anneye kendini daha verimli hissettirecek ve daha mutlu olmasını sağlayacaktır. İşten eve daha istekli gelecek ve çocuklarını özlemiş bir şekilde onlarla kaliteli vakit geçirecektir. Bütün gün evde olan anne ve çocuk bana göre verimli ve kaliteli zaman geçiremiyor. Neden diye soracak olursak; çocuk bütün gün televizyon izliyor

ya da bilgisayar, tablet benzeri şeylerle oyun oynuyor, anne evde koşturmacasına dalıyor ama sonuçta anne ile birlikte kalıyor ve zaman geçiriyor olarak görünse de bu birlikte geçirilen zamanın kalitesi asıl önemli olan. Ben hem cinslerimin “ben artık iyi bir evlilik yaptım evde oturayım kocamın parası yeter” demelerini doğru bulmuyorum. Bu çok çok yanlış bir felsefe. Çünkü bugünün yarını da var unutmamak gerekli, hiçbir şey istediğiniz gibi gitmeyebilir, işler bozulabilir hatta evlilik bile sonlanabilir. Herkese saygım var evet ama bir kadının erkeğin elinden harçlık istemesi bana doğru gelmeyen bir kavram. Vasıflı vasıfsız diye ayırmaya gerek yok bana göre kadın isteğini yapabilecek güçte yaratılmış. Örneklendirmek gerekirse iyi yemek yapıyorsa lokantalara ev yemeği satarak vs büyük küçük her şekilde mutlaka çözüm bulabileceklerdir. Çünkü hayatta hiçbir şey gerçekten kolay değil. Benim için de hiçbir şeyin kolay olmadığı gibi her

insanın hayatında zorluk dönemleri olacaktır ama asla pes etmesinler. Çocuklarım var çalışamıyorum cümlesi bana göre çalışmak istemeyen annelerin sığındıkları bir liman, aslında koca bir yalan her şey beyinde

bitiyor. Çocuklarını hayatlarının hiçbir noktasında engel olarak görmemelerini öneriyorum, çocukta yaparım kariyerde olmalı hayat mottoları…

• Bosslife Dergi ekibine ve okurlarına neler söylemek istersiniz?

Öncelikle anneler günü dolasıyla çalışan bir anne olarak, bana ve çocuklarıma derginizde yer ayırdığınız için çok teşekkür ediyorum. Yaklaşık olarak 2buçuk yıl önce tanıştığım bir ekipsiniz. Adım adım ilerliyorsunuz ve o zamandan bu zamana geçen süreçte kendinizi çok güzel geliştirdiniz. Dergilerinizi takip eden ve inceleyen birisi olarak şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim ki, derginizin içerikleri büyük bir titizlikle seçilmiş, röportaj yaptığınız isimler ve röportajlarınızın kalitesi sıradanlığın dışında, aynı zamanda reklamlarınız bile aynı titizlikle seçilmiş reklamlar. Çok genç ve dinamiksiniz, yolunuzu çok açık buluyorum ve çok daha iyi noktalara geleceğinize dair de hiçbir şüphem yok. Bol başarılar diliyorum.

Kaynak: Boss Life Dergi