Bir anne gider… Bir dost… Bir sevgili… Ne çok kişi yok olur aslında, bir kadın gittiğinde…

Editörden…
Buse Açıkgöz

Sevgili Dergidir.com okurları biraz soğuk, biraz güneşli, biraz yağmurlu başlayan baharın ilk ayı olarak kabul gören Mart ayı sayımızla merhaba…

Çoğunuzun bildiği üzere dergimizin editörü ben değilim ama bu sayımızda Dünya Emekçi Kadınlar Günü konseptimiz sebebiyle sizlerle bu sayfada ben buluşmak istedim… Kalemimin çok güçlü olduğunu söyleyemem bu yüzden umarım yazımı sıkılmadan ve keyifle okursunuz… Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün çıkış noktasını eminim çoğunuz biliyorsunuzdur, bende kısa bir özetle hatırlatmak istiyorum, 1857 yılında ABD’de bir gömlek fabrikasında çalışan kadın işçilerin hakları olan çalışma saati ve mesai ek ücret talepleri için başlattıkları grev sonrası, fabrikaya kilitlenmeleri esnasında çıkan yangında 129 kadının hayatını yanarak kaybetmesi… Emekçi kadınlar… Emekçi kadın demek çalışan kadın demek midir bilmiyorum ama kadının yaradılışında vâr olan emek verme içgüdüsünün tartışılmaz bir konu olduğuna eminim. Kadın demek her şeyden önce anne demek, anne demekse hayatın her anında emek vermek demek… İş dünyasında kadın olmak kimi zaman zor, kimi zaman artıları olan bir sebep olarak görülse de çalışıp, ayakları üzerinde sağlam durmak bir kadın için çoğu toplumda çok zor…

Kadın, aile içinde bile şiddet görüyorken ve aşağılanıyorken, iş hayatını nasıl rahat yaşayabilir ki? Kadın, daha çocuk yaşta tacize, tecavüze maruz kalıyorken, iş hayatındaki zorbalıklardan nasıl kurtulabilir ki? Bir kadın hayatımızdan gittiğinde neler yaşandığını harika bir dille anlatan Bekir Coşkun’un şiirinden dizelerle devam etmek istiyorum… Kadınlar bir gün çekip gittiklerine, peşlerinde yetim, öksüz kalan çok olur. Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar. Bir kadın gittiğinde, hep suyu unutulur saksıların. Sık sık boynunu büker sarıkız. Teki kalmış o eski bardağın anlamını bilen olmaz, Değerini kimse anlamaz, kromaj tasın. Bir kadın gittiğinde, ne çok kişi gider aslında. Bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci. Bir anne gider… Bir dost… Bir sevgili… Ne çok kişi yok olur aslında, bir kadın gittiğinde… Ve aslında mutlu olduklarında enerjileri hiç bitmeyen, hiç hayıflanmayan, yaşanmamış ve yazılmamış olan hikayelerin kadın kahramanları, adı tarihe geçmiş ve geçecek, dünyaya, hayata, yaşamaya emek veren sevgi ve iyilik dolu tüm emekçi kadınların günü kutlu olsun…