Satış sözleşmesi, lokasyon, inşaatta kullanılan malzemelerin markası… Liste uzadıkça uzuyor. Konut satın alırken, dikkat edilecek hususları artık herkes biliyor. Peki, ev satın alırken hangi mimari kriterlere dikkat etmek gerekiyor? Anadolu Yakası’nın en çok kentsel dönüşüm projesi üreten mimarı Mimar Ahmet Erkurtoğlu, 5 maddede ‘‘ev satın alırken dikkat
edilecek mimari kriterleri’’ açıklıyor.
Sektöründe çeyrek asrı deviren ve sadece 2015 yılında Anadolu Yakası’nda gerçekleştirdiği 400 kentsel dönüşüm projesiyle bir rekora imza atan AE Mimarlık’ın Yönetim Kurulu Başkanı Mimar Ahmet Erkurtoğlu, konut sahibi olacakların o konutun mimari özelliklerini de gözden kaçırmaması gerektiğine dikkat çekiyor. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Emlak Konut’un, akabinde GYODER’in başlattığı kampanyalar ve bankaların konut faiz oranlarında yaptığı indirimler çerçevesinde konut satışlarında yeniden bir artış söz konusu olmaya başladı. Konut alıcısı bu tarihi fırsattan yararlanıp konut satın alırken, bazı kriterleri
de göz önünde bulunduruyor. Evin lokasyonu, ulaşımı, inşaat malzemelerinin markası, odaların büyüklüğü kadar tüm detayları A’dan Z’ye inceliyor. Ancak çoğu zaman mimari detayları ise göz ardı ediyor. Mimar Ahmet Erkurtoğlu, “Örneğin; bir evin hangi yöne konumlandığı çok önemli. Tüm odaları ya da odalarının büyük çoğunluğu güneye ve doğuya bakan evler, hem gün ışığından daha fazla faydalanır hem de ısı yalıtımı minimuma iner.” açıklamalarında bulunurken, son zamanlarda yapılan mimarilerde çoğunlukla cephe estetiğine önem verildiğine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam ediyor: “Binaların işlevselliğine dikkat edilmiyor. Bundan dolayı konut çözümlerinde kayıp alanlar çok fazla oluyor. Biz AE Mimarlık olarak öncelikle işlevselliğe sonra estetiğe önem veriyoruz. Ayrıca Türk mimarisi, hem mimarlık ofisleri hem de müteahhitler tarafından göz ardı ediliyor. Bu göz ardı ediliş ise geleneksel aile yapımıza uygun değil. Çünkü yatak odaları ile oturma odaları iç içe geçmiş durumda. Oysa evin kapısını açtığınız an karşınıza yatak odası çıkmamalı. AE Mimarlık olarak mimari çözümlerimizde dikkat ettiğimiz noktalardan biri de bu. Özel alanlar ile genel alanları her zaman ayırıyoruz. Yatak odalarını evin arka kısmına yerleştirirken, oturma alanlarını ise ön kısımda konumlandırıyoruz. Özel yaşamın mahremiyeti nedeniyle, çocukların büyümesi, yaşam kalitesinin artması ve eve gelen misafirler göz önünde bulundurulduğunda, AE Mimarlık olarak mümkün mertebe her odaya bir ebeveyn
banyo yapmaya çalışıyoruz. Banyoyu antreye baktırmıyoruz, mutfağı kesinlikle salonun yanına konumlandırıyoruz.” İstanbul’un artık birbirinin benzeri kutu şeklinde, sadece cepheleriyle göz kamaştırıp hiçbir işlevselliği bulunmayan konutlara teslim olduğunu belirten Mimar Ahmet Erkurtoğlu, ev satın alırken dikkat edilmesi gereken 5 mimari unsuru ise şu şekilde sıralıyor:
Brüt, net farkı ve depreme dayanıklılık: Daire
alırken dikkat edilecek ilk konu, brüt alanın net alana oranıdır. Örneğin; 100 metrekarelik bir daire alındığında, dairenin net alanı 50-60 metrekare değil, yaklaşık 80-85 metrekare olmalıdır. Yani brüt alanın oranı net alana az olmalıdır. Dolayısıyla konut alıcısı kullanmadığı alanın değil, kullandığı alanın bedelini ödemiş olur. Depreme dayanıklılık konusunda ise seçtiğiniz konutun deprem yönetmeliğine uygun olarak inşa edilip edilemediğini kontrol etmeniz, bina ve zemin etüdünü uzmanlardan faydalanarak yaptırmanız gerekir. Binanın taşıyıcı sisteminde önceden onarım yapılmış mı? Binada bulunan çıkmalar, sonradan müdahale ile açılan boşluklar, kaldırılan duvarlar, bodrum katı olup olmaması, hazır beton kullanımı, suya karşı alınan önlemler, çevredeki diğer binaların durumu ve etkisi gibi kontrolleri muhakkak yaptırılmalı.
Sıhhi tesisat ve Elektrik tesisatları: Döşeme veya sıva altında kolon tesisat borularının kalitesi ve bağlantılarının iyi yapılması, mutfak ve banyolarda tesisatların iyi şekilde çalışıp çalışmadığı kontrol edilmeli, çamaşır, bulaşık vb. makinalar için tesisat bağlantıları, sıcak su tesisatının olup olmaması, havalandırma ve ışık kontrolü, donatılarda (lavabo, küvet vb) çatlama, kırılma ve su sızdırma gibi unsurlara dikkat edilmeli. Elektrik sisteminin özeliklerini öğrenerek; sıva altı kabloların kaliteli ve TSE belgeli olması, priz, anahtar ve aydınlatma elemanlarının yeterliliği,
uygun konumlandırılması ve ayrı sigortalardan çalışıp çalışmadığının kontrolü yapılmalı. Apartmanın ortak alanlarında yer alan aydınlatmalarda elektrik kesilmesi
gibi normal dışı durumları destekleyecek sistemler, hareket sensörleri, jeneratör konfor ve güvenliğiniz için önemlidir. Ayrıca binanın ve dairenin ısıtma, soğutma ve havalandırma sistemi, kullanılan sıhhi tesisatlar ve yangın güvenliği gibi konular da kontrol edilmeli.
Kapılar, pencereler, çatılar ve bodrum katları: Kapı ve pencerelerin mekanizmaları eksiksiz ve düzgün çalışmalı, ısı ve ses yalıtımı uzman firmalarca yapılmış olmalı. Ev
gün ışığından ne kadar faydalanabilirse, o kadar değerli
ve yaşanabilirdir. Ayrıca pencerelerin dışarıdan kolay temizlenebilir olması da önemli. Binanın dış girişi de seçimi etkileyecek unsurlardan biridir. Girişte hava olaylarından korunmak için rüzgarlık veya saçak bulunması; binanın gece yarısı güvenli bir şekilde girebileceğiniz şekilde aydınlatılıyor olması, yabancıların girişini caydıracak düzeneklerin bulunması güvenliği yüksek seviyeye çıkarır.
Duvarlar, tavanlar, zeminler: Su ve ısı yalıtımı iyi yapılmış duvar, tavan ve döşemelerde küflenme, çatlama, kabarma, dökülme olmaz. Balkon ve teraslarda suyun rahatlıkla uzaklaşabilmesi, döşemelerin kolay temizlenebilir olması da göz ardı edilmemeli.
Kaynak: Boss Life Dergi