“DEPREM” DEĞİL “BİLİNÇSİZLİK” YIKAR!

Son dönemlerde sıkça gündeme gelen ve hayatımızın her

döneminde konuşulan konu; deprem, olası senaryolar ve etkileri…Peki hayatımızın her daim gündeminde olan deprem ile ilgili farkındalığımız ve aldığımız önlemler ne seviyede…

Türkiye’nin deprem haritası uzun bir aradan sonra güncellendi. En son 1996 yılında yürürlüğe giren Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası, AFAD Deprem Dairesi

Başkanlığı tarafından yenilendi ve yeni harita 1 Ocak 2019 tarihinde yürürlüğe girdi. Yeni harita en güncel deprem kaynak parametreleri, deprem katalogları ve yeni nesil matematiksel modeller dikkate alınarak çok daha fazla ve ayrıntılı veriyle hazırlanmıştır. Yeni haritada, bir önceki haritadan farklı

olarak deprem bölgeleri yerine en büyük yer ivmesi değerleri gösterilmiş ve “deprem bölgesi” kavramı ortadan kaldırılmıştır. Riski belirtmek için kullanılan 1., 2. derece şeklindeki sistem kalktı, yerini Avrupa ve Amerika’da yıllardır uygulanan “ivme” yöntemi aldı.

Ayrıca günümüz teknolojisine uygun olarak herkes bulunduğu adres, konum, semt bilgilerini AFAD sistemi üzerinden sorgulayarak deprem riskini öğrenebilmektedir. Artık her daim her bilgiye hızlı bir şekilde ulaşabilmek mümkün.

Evet “bilmek” ayrı “bilinç ve farkındalık” ayrı. Biliyoruz ama ne kadar farkındayız?

Olası bir depreme karşı hazırlıklarımız yok denecek kadar az… Şirketler, okullar, evimiz, sosyal yaşam alanlarımızda ne gibi önlemler aldık? Bunları değerlendirebildik mi?
Önce evimizden ve ailemizden başlamak üzere önlemlerimizi ve farkındalığımız arttırmak önemli. Bu konuyla ilgili AFAD çok faydalı sosyal sorumluluk projeleri geliştirmekte ve bilgilendirmeler yapmaktadır.

AFAD bilgilendirme sistemine göre;

• Zarar azaltma mantığı ile yaşam biçimimizi afetlere duyarlı şekilde gözden geçirmeli, çevremizi bu gözle algılamalı, güvenli yaşam bilinci / farkındalığı ve afet öncesi hazırlıklı olma eğilimi ile afetlere direncimizi arttırmalıyız.

• Kendimize ait “afet sonrası ilk 72 saat için” bir aile afet ve acil durum planı yapmamız gerekir. Planımızda evimizin güvenli yerleri, afet ve acil durum çantamızın düzenlenmesi
ve evi tahliye planımız yer almalıdır. Unutmayın ; “Depremler önlenemez, ancak depremlerin afetlere dönüşmesi önlenebilir.”

• Aile toplantısı yapın. Bu toplantıda her odada yapısal açıdan en güvenli ve riskli yerleri belirleyin. Evinizin krokisini çizerek risklere göre evdeki ve binadaki alternatif çıkış yollarını belirleyin. Ayrıca evdeki olası yapısal olmayan tehlikeleri belirleyin (Pencereler, üzerinize düşebilecek büyük ve ağır eşyalar, yangına neden olabilecek soba, fırın gibi nesneler, dolaplar vs).

• Bölge ve başkent dışında bağlantı kuracağınız kişileri
ve telefon numaralarını belirleyin. Evin içinde ve dışında
tekrar buluşma yerleri belirleyin. İçinde yiyecek, su, ilk yardım malzemeleri, fener, düdük bulunan acil durum çantası hazırlayın. Önemli evraklarınızın kopyalarını hazırlayın, bir nüshasını bölge dışı bağlantınıza ulaştırın bir nüshasını da acil durum çantasına koyun. Acil durum telefonlarını öğrenin. Evinize ışıldak, yangın tüpü ve duman detektörü alın. Acil durumlar için “haberdar olma ve barınma” konularında belediyeden bilgi edinin.

Mahalle ölçeğinde tahliye konusunu sorun, öğrenin. Afet anında komşularınızla yardımlaşma üzerine konuşun. Afet sonrası ilk

72 saat için su, tuvalet, gıda, temizlik ihtiyaçlarının giderilmesine yönelik planlar yapın. Yataklarınızın yanına su, düdük, fener ve ayakkabı koyun.
• Binanızın güncel deprem yönetmeliğine göre tasarlanarak inşa edilip edilmediğini öğrenin. Değil ise yetkili

bir mühendis tarafından incelenmesini sağlayıp gereken güçlendirmeleri yaptırın. Binanın taşıyıcı sisteminin dayanımını azaltacak şekilde kolon ve kirişlere zarar vermeyin. Sonradan izinsiz balkon ve kat inşa etmeyin. Binayı nemden koruyun ve bakımlarını zamanında yaptırın.
• Evdeki dar çıkış yollarında deprem sırasında düşerek sizin çıkışınızı engelleyecek nesneler var ise bunları çıkış yollarından kaldırın yada sarsıntı esnasında düşüp kayarak hayati tehlike yaratabilecek büyük ağır mobilyalar, beyaz eşyalar, elektronik eşyalar, tüp gazlar, aydınlatma eşyaları ve diğer nesneleri duvarlara, kirişlere, kolonlara veya döşemeye uygun şekilde sabitleyin. Deprem sırasında hızla açılıp yaralanmalara

neden olabileceklerinden dolayı veya içindeki nesnelerin sarsıntıda fırlayıp, düşmelerini önlemek için: mutfak dolaplarının kapaklarına güvenlik mandalları taktırın, ağır ve büyük
eşyaları alt raflara yerleştirin, televizyonumuzu, bilgisayarımızı ve diğer elektronik eşyaları uygun şekilde sabitleyin, resim,
tablo vb nesneleri duvara asarken çengel vidalar kullanın ve yataklardan, koltuklardan, sandalyelerden uzak bir yere koyun. Bir yangın söndürücü bulundurun ve bakımını yaptırın. Tehlikeli maddelerin, sarsıntı esnasında devrilip dökülmelerini önlemek için bunları sınırlı miktarda bulundurup, kapalı olarak, kilitli dolaplarda izole edin ve birbirlerinden ayırın. Sadece ihtiyacınız kadar bulundurun. Sarsıntı esnasında kırılabilecek pencerelerden korunmak için camların önüne kalın perdeler asıp camları koruyucu film tabakası ile kapatın.

Unutmayın afetlere karşı farkında olmak ve sürekli güncel kalmak çok önemli…

Kaynak: Boss Life Dergi