Andy Warhol “Bir gün herkes 15 dakikalığına ünlü olacak” dediğinde sanırım günümüzden bahsediyordu. 30 saniyelik bir video ile bir anda onlarca filmi olan bir yönetmenden daha ünlü olabilirsiniz, bunun için bir sermaye riske etmenize de gerek yok.
Büyük bir öngörü ile bu sözü söyleyen Warhol, 1963 yılında Factory (Fabrika) isimli bir film stüdyosu kurdu. Stüdyoya “Fabrika” derken aslında seri üretimden çıkan ürünler gibi standart eserler üreten sanat camiasını hedef alıyordu ve ürettiği filmler ile tüm kalıpları kırıyordu.
Bir çorba kutusunu, bir binayı veya uyuyan sıradan bir kişiyi eserlerinde öne çıkaran Warhol, yıldız oyunculara da önemsiz bir detay olduklarını belirten ince mesajlar gönderiyordu.
Artık ne yaptığınız değil nasıl algılandığınız önemli.
Günümüzde 15 dakika çok uzun bir süre, kimsenin size 15 dakika tahammülü yok. 1 dakikada tüm Dünya sizi tanır, diğer dakikada linç eder, sonraki dakikada da unutabilir.
İnternette 1 dakikada neler oluyor? (Bu rakamlar sağlıklı değil ve devamlı değişiklik gösteriyor, fikir edinmeniz için yazdım)
- 973 bin kişi Facebook’a giriyor
- Twitter’da 481 bin post gönderiliyor;
- WhatsApp’ta 38 milyon mesaj gönderiliyor
- Instagram’da 174 bin kişi resimlere bakıyor
- YouTube’da 4.3 milyon video izleniyor
Ünlü olmak kolaylaştı ama bir yandan da eskisi gibi bir avantajı kalmadı hatta büyük sorunları beraberinde getiriyor. Reklamın iyisi kötüsü olmaz sözünü düşünün, reklam kötüyse sert bir linç yiyebilirsiniz. Üzülmeyin, iyi olsa da linç ediyorlar…
Biz buna “Siber Linç Kültürü” diyoruz!
Linç kültürü, internet kullanıcılarını baskı grupları (taraftar grupları, dernekler, fan sayfaları, siyasi teşkilatlar) ne isterse onu söylemeye mecbur bırakıyor. Düşünce iklimini çoraklaştıran ve eleştiri hakkını hiçe sayan linç kültürü internet kullanıcılarına psikolojik zararlar veriyor. Sosyal medyada cinsel taciz veya terör propagandası yapan kişilere karşı yapılan kınamalar linç kültürü tanımının dışında kalıyor.
Linç kültürü ve Siber zorbalık
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Samsung ile başlattığı “Siber Zorba Olma! #farkinavar” hareketi ile geçen yıl binlerce öğrenciye ulaştı.
Herkes aynı şeyleri sevemez, herkes aynı takımı tutamaz, herkes aynı fikirleri savunamaz, bu pek mümkün değil. Sosyal medyada, kendinden olmayanı dışlayan ve farklı görüşleri savunan kullanıcılara psikolojik baskı uygulayan siber zorbalar ortaya çıktı.
Akıllı cihazları ile izinsiz ses veya görüntü kaydı yapıp bu içerikler ile şantaj ve itibar saldırıları da yapıyorlar, siber zorbalar teknolojiyi kötü yönde kullanarak insanlara zarar veriyorlar.
Siber lincin en kötü yanı, zaman ve mekan tanımaması. Her an, her yerde kimliği belli veya gizli kişiler tarafından sosyal linç ile karşı karşıya kalabilirsiniz.
Bu konuda en çok çocuklara ve gençlere dikkat etmek gerekiyor. Arkadaş gruplarında “Akran Zorbalığı” yaptıkları arkadaşlarına internette de toplu halde siber zorbalık yapan arkadaş grupları çocukların ve gençlerin ruh sağlığını ciddi olarak tehlikeye atıyor.
İnternete içerik üretirken, kendinizi ifade ederken ve herkesin yanlış ifade ettiği bir konunun doğrusunu tarafsız şekilde yazarken dikkat edin. “Burada yabancıları sevmezler”
Bir gün herkes internette 15 dakikalığına linç edilecek…
(Bu yazıda 444 kelime var) #100Gün100Kelime’de 5. gün sona erdi.