Palais Garnier’den Scala’ya, La Fenice ve Bolşoy’a, insanın bir bale izlemek ya da yalnızca göz zevki için hayatında en az bir kez ziyaret etmesi gereken dünyanın en güzel opera binaları…
L’OPERA GARNIER/PARİS
19. yüzyıl sonlarında yapılan ve 1964 yılında March Chagall tarafından dekore edilen tavanıyla ünlü Palais Garnier 19. Yüzyılda Avrupa ve ABD’de inşa edilen pek çok başka önemli yapıya ilham kaynağı oldu ve dünyanın en önemli bale ve operalarını ağırladı.
LA FENICE/VENEDİK
1792 yılında kapılarını açan La Fenice dünyada lirik sanatın en ünlü sahnelerinden biri olarak kabul ediliyor. 1996 yılındaki yangının ardından restore edilen neo-klasik bina tek bir tavanın hakim olduğu beş kattan oluşuyor ve tek başına bu özelliği bile, görülmeye değer.
AMAZONAS/BREZİLYA
Amazon ormanlarında yer aldığı için adını buradan alan Amazon Tiyatrosu 1884 yılında inşa edildi; bina o dönemde kauçuk ticareti sayesinde altın çağını yaşayana Manaus şehrinin harikalarından biridir. Garnier Operası’ndan esinlenen bina Avrupa mimarisi tarzındadır.
LA SCALA/MİLANO
1778 yılında kapılarını açan neoklasik Teatro alla Scala Verdi’nin operalarını burada sahnelemişinin ardından uluslararası ün kazandı.
PALAIS DES ARTS REINA SOFIA
İspanya, Valencia’da 2005 yılında kapılarını açan Palais des Arts Reina Sofia ya da Valencia Operası müzik, opera, balet ve tiyatroyu 60 bin metrekarelik Akdeniz bahçelerinin ortasında ağırlayan fütürist bir yapı. Bu modern bina bin 700’ü aşkın izleyiciyi kapsayabiliyor.
Kaynak: Boss Life Dergi
