Cesare Pavese’nin “Yaşama Uğraşı” isimli kitabı şu hayatta en sevdiğim ve kıymet verdiğim eserdir. Spoileri başta vereyim, kitabın sonunda Pavese ölüyor, intihar ediyor. En sevdiğim kitaptan bahsetmişken sizinle en sevdiğim şarkıyı paylaşmak istiyorum, hayatım bir film olsa film müziği bu olsun isterdim. Şarkıyı dinleyip yazıya öyle devam etmenizi öneririm, şarkının sözlerinin çevirisini de paylaşıyorum.
Bu gece gençliğe içiyoruz,
Ve hızla tutunmaya gerçeğe,
Gençken sahip olduklarımı kaybetmek istemiyorum.
Kalbim hala atıyor,
Ama aşk şimdi cesaret işi,
Los Angeles’ta soğuk bir gün kadar sık rastlanan,
Bazen yalnızken merak ediyorum,
Etkisinde olduğum bir büyü mü var diye,
Gerçeği görmemi engelleyen.
Aşk yaralar,
Ama bazen güzel bir yaradır bu,
Ve hala yaşadığımı hissettirir.
Aşk şarkılar söyler,
Kötülükleri aşabildiğinde,
Bir kalbi vardır ve beni dener,
Çünkü aşksız hayatta kalamam.
Engellendim ve acı çektim,
Savunmasız kaldım ve suçlandım,
Su yüzüne çıkabilir miyim, bu tek kişilik denizaltıyla.
Sadece gerçeği istiyorum,
Ondandır bu gece gençliğe içiyoruz,
Gençken sahip olduklarımı asla kaybetmeyeceğim,
Bazen yalnızken merak ediyorum,
Etkisinde olduğum bir büyü mü var diye,
Gerçeği görmemi engelleyen.
İtalyan yazar Cesare Pavese’nin tüm kitaplarını okudum ama “Yaşama Uğraşı” kadar zevk aldığım başka bir kitap çıkmadı, çünkü yaşama uğraşı hayatın ta kendisi, yazarın günlüklerinin derlenmesi ile ortaya çıkan bir kitap. Torino’da 21 tane uyku hapı alıp intihar ettiği otel odasında bulunan günlükler birleştiriliyor ve “il mestiere di vivere” isimli eser ortaya çıkıyor, Türkçemize “Yaşama Uğraşı” olarak çevrildi.
İtalya’nın en prestijli ödüllerinden “Strega Ödülü”nü alan yazar; kadınlara duyduğu öfkeyi, edebiyat dünyası ile ilgili fikirlerini, hayal kırıklıklarını her şeyini 15 yıl boyunca (1935-1950) not etmiş. Kitap şöyle bitiyor ve Pavese hayatına son veriyor.
“Tiksiniyorum bütün bunlardan. Sözler değil, eylem artık yazmayacağım…”
Kitaptan bazı alıntılar ile bugün de size veda ediyorum.
“Hiçbir kadın para için evlenmez: Bütün kadınlar, bir milyonerle evlenmeden önce, ona âşık olacak kadar kurnazdırlar.”
“İnsanın çocukluğu, derdini söylemekle ona çare bulmanın aynı şey olmadığını anlayınca biter.”
“Kendimi yalnız bırakmamak için bütün gece aynanın karşısında oturdum.”
“Beklemek de bir uğraş. Hiçbir şey beklememek korkunç.”
“İnsan nasıl ölümü düşünmeyebiliyorsa, kadınları da düşünmeden edebilir.”
” ‘En kutsal sevgilerimizin’ hepsi tembel bir alışkanlıktan başka bir şey değildir.”
“…sana bir şey öğretmeyen acı boşuna çekilmiş bir acıdır.”
“Eşit insan yoktur, efendilerle uşaklar vardır.”
“Ölüleri niçin unuturuz? Artık hiçbir işimize yaramazlar da ondan.”
“İyilik yapmak, iyi bir şey düşünmekten kolaydır.”
“İnsan kendinden nefret ettiği için başkalarından nefret eder.”
“İnsanın acı çekmeye alıştığı doğruysa, nasıl oluyor da insan yıllar geçtikçe daha çok acı çekiyor.”
Senin favorin hangisi derseniz bu derim: “Bir kadın, eğer budala değilse, eninde sonunda bir insan yıkıntısı ile karşılaşır ve onu kurtarmaya çalışır. Kimi zaman da başarır bu işi. Ama bir kadın, eğer budala değilse, eninde sonunda akıllı, sağlıklı bir adam bulup onu bir yıkıntıya çevirir. Her zaman başarır bu işi.”
Bu yazıyı okuyanlara özel bonus olarak bir şarkı paylaşıyorum. 2 sene önce akustik versiyonunu kaydettiğimiz bu şarkıyı okuyan ve besteleyen kişi benim. Cesare Pavese’yi anmak için bu şarkımı yeniden akustik olarak kaydettim. Şarkının elektrikli versiyonu Spotify’da mevcut, buradan gidebilirsiniz.
Umarım sesimi beğenirsiniz : )